Tüp Bebek Tedavisinde Başarı Kriterleri
Tüp Bebek Tedavisinde Başarı Kriterleri
Bizi Takip Et
Tüp bebek tedavisi, çocuğu olmayan her çifte önerilir mi? Tüp bebek tedavisinde kadının yaşının önemi nedir? Yumurtalık rezervlerini gösteren testlerin fonksiyonları nedir? Bu testler özellikle hangi kadınlara tavsiye edilir? Rahmin kamera ile gözlenmesi (histeroskopi), anne olmak isteyen her kadına yapılan bir işlem midir ya da bazı vakalara mı önerilir? Tüp bebek tedavisinde ilk denemede başarı oranı nedir? Anne adayına iki deneme arasında ne kadarlık bir dinlenme süresi önerilir? Bu sürenin dışında tüp bebek kaç kez denenebilir? Her miyom ve polip anneliğe engel teşkil eder mi? Bunları yeri, büyüklüğü ya da sayıları da etkileyici bir faktör müdür? Tüp bebek teknolojisindeki gelişmeler başarı oranlarını geçmişe göre nasıl etkilemiştir? Günümüzde ne tür tedavi yöntemleriyle çiftlere bebek sahibi olma konusunda daha yüksek bir şans sunulmaktadır? Mikro çip tedavisi nedir? Kimlere uygulanır?
Jinemed Bursa Tüp Bebek Merkezi’nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Murat Erdemir merak edilen soruları Sağlığım İçin Herşey’de yanıtladı.
. Tüp bebek tedavisi, çocuğu olmayan her çifte önerilir mi?
‘Tüp bebek tedavisine öncelikle çiftin psikolojisine, hayata bakış açısına, bebek konusundaki aciliyetlerine bakılarak karar verilir. Tedavi aşamasında hangi testlerden geçecekleri, bu testlerin zahmetleri, maliyetleri, ne kadar süreç alacağı, hangi tedaviyle hangi gebelik oranlarını elde edebilecekleri hastalara sunulur. Çiftle birlikte düşünülerek onlar için uygun olan tedavi planlanır. Genç ve yeni evli olup herhangi bir tedavi almamış bir çift için basit, en az zahmetli, hastanın vücudunu en az yoran tedavilerle başlanır. Bunlarda başarı elde edilemezse daha zahmetli tedavilere geçmek çok daha doğru olur.’’
KRİTİK YAŞ 35
. Tüp bebek tedavisinde kadının yaşının önemi nedir?
‘‘35 yaşından sonra kadınlarda yumurtalık rezervi yavaş yavaş, 40’tan sonra da hızla azalmaya başlar. Dolayısıyla 35 yaşın öncesinde bu tedavilerin başarı şansı çok daha yüksektir. Aynı zamanda 35 yaşından sonra bebekte oluşabilecek bazı genetik hastalıkların riski de artar. Diğer yandan gebelik kadınları yıpratan bir süreç olabilir ve ilerleyen yaşla beraber gebeliği psikolojik olarak kaldırma sorunu da başlayabilir. O yüzden çocuk sahibi olmayı çok geciktirmemelidirler. Çünkü artık menopoz yaşı da çok düşmeye başladı. Çevresel etkenler, kimyasallar, GDO’lu gıdalar, plastik malzemeler, cep telefonları insanların yapısını bozmaya başladı.’’
. Yumurtalık rezervlerini gösteren testlerin fonksiyonları nedir? Bu testler özellikle hangi kadınlara tavsiye edilir?
‘‘Çocuk sahibi olamayan bir hastada yumurtalık rezervi değerlendirmesi çok önemlidir. Çünkü yumurtalıkların kadını daha ne kadar idare edeceği, çocuk sahibi olmak için daha ne kadar vakti olduğu bu testlerden anlaşılır. Yumurtalık rezervinin kapasitesi değerlendirilirken yapılan testlerden biri ultrason ile yumurtalıkların hacmine bakılmasıdır. İri mi yoksa çok ufak mı olduğuna; yumurtalıkların içerisindeki antral foliküllerin sayısına bakılır. Aynı zamanda FSH ve AMH gibi kan alınarak yapılan laboratuvar testleri vardır. Bu testler de hem tüp bebekteki başarı şansımızı hem de ne kadar daha çocuk sahibi olabileceği konusunda fikir verir. İster tüp bebek tedavisi olsun ister normal ilişkiyle gebelik olsun bu tedaviler sırasındaki ilaç dozlarını belirlememizi de sağlar. Rezerv testleri kötüyse, kadında yumurta geliştirebilmek için daha yüksek doz ilaç kullanmak zorunda kalınır. Ama rezerv çok iyiyse çok düşük dozlu ilaçlarla yumurtlama sağlanabilir.’’
YUMURTALIK REZERVİ ÖNEMLİ
. Rahmin kamera ile gözlenmesi (histeroskopi), anne olmak isteyen her kadına yapılan bir işlem midir ya da bazı vakalara mı önerilir?
‘‘Eğer bir çift çocuk sahibi olamıyorsa öncelikle ilaçlı rahim filmi ile kanalların açık olup olmadığına bakılır. Mutlaka sperm analizi, yumurtalık rezervi değerlendirmesi ve yumurtlama takibi yapılır. Bu test sonuçları iyi ise normal ilişkiyle gebelik için planlama yapılır. Histeroskopi daha çok birkaç kez tüp bebek denemiş, her şey çok güzel gitmiş ama sonucu negatif olmuş ya da uterus içerisinde ultrasonla bakıldığında polip ya da miyom gibi kitleler görüldüğünde önerilir. Diagnostik ve operatif olmak üzere iki türlü histeroskopi vardır. Diagnostik histeroskopi teşhis amaçlı yapılır; kamerayla rahim içerisine girip sadece bakıp çıkılır. Bazen anestezisiz de yapılabilir. Operatif histeroskopide ise rahim içerisindeki anormallikler düzeltilir. Genel anestezi altında uygulanan ve yaklaşık yarım saat süren küçük bir cerrahi operasyondur.’’
TEDAVİDE BAŞARI ORANLARI
. Tüp bebek tedavisinde ilk denemede başarı oranı nedir?
‘‘Tüp bebek başarı oranları yaklaşık yüzde 60’lardadır. Yaş 40’ın üzerine üzerine çıktığı zaman bu oran yarı yarıya azalır. İlk denemede gebe kalan hastalar da veya 3-4 defa tüp bebek deneyip gebe kalamayan hastalar da vardır. Herkesin yapısı, gebe kalamama sorunu farklıdır.’’
. Anne adayına iki deneme arasında ne kadarlık bir dinlenme süresi önerilir? Bu sürenin dışında tüp bebek kaç kez denenebilir?
‘‘Hastalar yumurtalıklarından yumurta çıktığı, psikolojileri dayandığı ve ekonomik durumları yettiği sürece denemeye devam etmeliler. Ama bu üç kriterden bir tanesi yoksa konu orada kapanıyor. Bir başarısız tedaviden sonra ben iki adet dönemini atlatmasını, hem hormonel dengenin yerine oturması hem hastanın psikolojik olarak toparlanması hem de uterusun ve yumurtalıkların biraz iyileşmesi açısından uygun görüyorum. İki tedavi arasında en az iki aylık maksimum 3 ya da 4 aylık bir süreç olmalıdır.’’
MİYOM VE POLİPLER RİSK FAKTÖRÜ MÜ?
. Her miyom ve polip anneliğe engel teşkil eder mi? Bunları yeri, büyüklüğü ya da sayıları da etkileyici bir faktör müdür?
‘‘Histeroskopiyle alınan miyomlar daha çok rahim içerisine doğru büyüyen miyomlardır veya rahim içerisini kaplayan kitlelerdir. Dolayısıyla bunlar gebelik oranlarını belirgin olarak azaltır. Küçük bir poliple gebelik elde edilen hastalar vardır ama hastaya polip yokken yüzde 60’lık bir gebelik oranının olduğu, küçük bir poliple bu oranın yarı yarıya düştüğü bilgisi verilmelidir. Polip alındıktan sonra tüp bebek tedavisine geçilmesi hastanın şansının artması açısından önemlidir. Miyomlar ise rahim içerisine doğru büyüyebileceği gibi rahimin dışına doğru da büyüyebilir. Rahimin dışına doğru büyüyenler rahim içerisine yani bebeğin yerleşeceği yere baskı yapmadığı için gebeliği çok fazla engellemez. Boyutu 5-6 santimetre bile olsa gebelik oranını belirgin olarak düşürmez. Ama rahim içerisindekiler belirgin olarak düşürür ve bu tarz hastalarda histeroskopiyle bu kitlelerin temizlenmesi önerilir.’’
. Tüp bebek teknolojisindeki gelişmeler başarı oranlarını geçmişe göre nasıl etkilemiştir? Günümüzde ne tür tedavi yöntemleriyle çiftlere bebek sahibi olma konusunda daha yüksek bir şans sunulmaktadır?
‘‘Normal ilişkiyle gebelik ya da aşılama gibi tedavilerle tüp bebek kıyaslandığı zaman bu tarz tedavilerin başarı şansı yüzde 10-15’ler civarında kalırken tüp bebekte yüzde 60-70’lere ulaşmaktadır. Bundan 15-20 sene öncesiyle kıyaslandığında belirgin bir gebelik oranı artışı söz konusudur. Laboratuvar şartlarının değişmesi ve teknolojik cihazların gelişmesi, embriyonun kalitesini, rahim içerisine koyulan embriyonun rahime tutunma oranını ve gebelik oranını da arttırmıştır.’’
MİKROÇİP YÖNTEMİ
. Mikroçip tedavisi nedir? Kimlere uygulanır?
‘‘Tüp bebek tedavisinde sperm ve yumurta mikro enjeksiyon yöntemiyle birleştirilirken çip teknolojisinde spermler kendi hareketleriyle çipin içerisindeki mikro kanallardan geçmeye çalışırlar. Çipin bir tarafından diğer tarafına geçebilen spermler mikro enjeksiyonda kullanılır. DNA’sı bozuk spermler de çipin içerisinde hapsolur. Dolayısıyla DNA’sı iyi bir spermle yumurta birleştirildiği için gelişen embriyonun kalitesi de artmış olur. Embriyo kalitesi artınca sağlıklı gebelik oranı da artar. Başarı şansını yüzde 8-10 aralığında arttıran bir teknolojidir.’’
İçeriği Paylaşın