Tüp Bebekte Başarıyı Etkileyen Faktörlerler Nelerdir?
Düşük yumurta rezervi, tüp bebek tedavisi, aşılama ve üreme sağlığıyla ilgili merak edilenleri İstanbul Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek Merkezi’nden Op. Dr. Suzan Gençsoy anlattı.
Bizi Takip Et
Düşük yumurta rezervi, tüp bebek tedavisi, aşılama ve üreme sağlığıyla ilgili merak edilenleri İstanbul Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek Merkezi’nden Op. Dr. Suzan Gençsoy Sağlığım İçin Herşey'e anlattı.
AŞILAMA İLE TÜP BEBEK ARASINDA NE FARK VAR?
. Aşılama ile tüp bebek arasında ne fark vardır?
‘‘Aşılama doğal bir yöntemdir. Aşılamada yumurta takibi yapıldıktan sonra yumurta çatlama döneminde eşten alınan sperm hücreleri hazırlanıp özel bir şekilde rahim içine enjekte edilir. Ancak bu sperm hücrelerinin kendileri yumurtayı bulup döllenmesi gerekir. Bunun yanında en az tüplerin bir tanesi açık ve sağlıklı olmalıdır. Aynı anda sperm sayısının da belli bir sayının ve hareketliliğin üzerinde olması gerekir. Döllenme şansı olması için beş milyon hareketli sperm olmalıdır. O yüzden aşılamada temel fark tüplerin sağlıklı ve sperm sayısının yeterli olmasıdır. Aşılamada başarı oranı (ortalama yüzde 15-20) çok yüksek değildir. Tüp bebekte ise sperm ve yumurta hücresi laboratuvarda birleştirilip embriyo oluşturulduktan sonra embriyo rahim içerisine yerleştirilir. Aşılamada sadece sperm hücreleri rahim içerisine transfer edilir. O yüzden tüp bebekte başarı şansı çok daha yüksektir.’’
AŞILAMA KİMLERE YAPILIR?
. Aşılama kimlere yapılır?
‘‘Bir defa yeni evli genç çiftler olması gerekir. Bu durumda yumurtlama sorunu olmayacaktır. Tüpler sağlıklı, sperm sayısı da yeterli olmalıdır. Bu şartlara uyan bir çifte öncelikle aşılama tedavisiyle başlanır. Bir de açıklanamayan infertilite dediğimiz bir grup vardır. Bu grupta her şey normal gözükür ama gebelik olmaz. Bu grupta bir veya iki defa aşılama denenebilir. Eğer aşılamada başarı elde edilemezse tüp bebek tedavilerine geçiş olur.’’
PREİMPLANTASYON GENETİK TANI NEDİR?
. PGT (Preimplantasyon Genetik Tanı) nedir? Hangi durumlarda yapılır? Tüp bebek tedavisinin başarısına nasıl bir katkısı olur?
‘‘PGD her tüp bebek tedavisinde yapılmaz. Ancak ailede herhangi bir genetik hastalık varsa ve bunun geçişi genetik yolla diğer nesillere mümkünse bu durumda embriyolara tarama testi yapılır. Her embriyodan hücre alınarak embriyonun sağlıklı olup olmadığına, özellikle de bu hastalığın taşıyıcılığına bakılır. Elde edilen sağlıklı embriyolar ayıklanır ve bunlar transfer edilir. Veya ailede daha önce genetik sorunlu mesela down sendromlu bir çocuk doğdu ise ve yakın akrabada da öyle bir durum varsa muhakkak bir araştırma gerekir. Ayrıca başarısız tüp bebek tedavilerinde ve tekrarlayan düşüklerde de herhangi bir genetik sorunu araştırmak amaçlı embriyolara genetik test yapılır. Bu durumda da sağlıklı embriyo seçilerek başarı şansı yükseltilir.’’
TÜP BEBEKTE BAŞARIYI ETKİLEYEN FAKTÖRLER
. Tüp bebekte başarıyı etkileyen en önemli faktör nedir?
‘‘Tüp bebek tedavisinde ilk etapta tecrübeli bir ekip ve iyi bir teknik donanım gerekir. Ancak bu faktörler seçilebilir ve değiştirilebilir. Ancak kadının yaşı ve yumurta sayısı en önemli ve değiştiremeyeceğimiz bir faktördür. Kadınlar belli bir yumurta sayısı ile doğarlar ve yıllar boyunca bu yumurtaları kullanırlar. Hayatları boyunca yeni yumurta hücresi üretilmez. Halbuki erkeklerde 2-3 ayda bir yeni hücre üretilir. O yüzden erkek yaşının çok bir önemi yoktur. Çağımızda zorlu bir eğitim süreci ve sonrasında kariyer yapmak isteyen kadınlar çocuk yapma arzusunu ve evlilikleri erteleyebiliyorlar. Ancak belli bir yaştan sonra yumurtalar tükenebiliyor. Yumurta bulunmadığı zaman tüp bebek tedavisi de mümkün olmuyor. Veya yumurtalar sınırlı sayıda kalıyor ve sayıca azaldığı gibi onların kalitesi de bozuluyor. Bu da embriyo kalitesini etkiliyor.’’
DÜŞÜK YUMURTA REZERVİNE YOL AÇAN SEBEPLER
. Düşük yumurta rezervine yol açan diğer sebepler nelerdir? Belirtisi var mıdır? Düşük yumurta rezervi olan bir kadın anne olabilir mi?
‘‘Düşük yumurta rezervine yol açan tek neden yaş değildir. Çağımızda genç kadınlarda da yumurtaların tükendiği veya yumurta rezervinin azaldığı durumlar (erken menopoz) olabiliyor. Çoğu zaman hiçbir belirti de vermeyebiliyor. Ancak belirti verdiğinde iş işten geçmiş oluyor. Özellikle ailesinde erken menopoza girmiş anne teyze hala bulunan kadınlar yılda bir kere jinekolojik muayeneye gidip yumurta rezervlerini kontrol ettirmelidirler. Çünkü onlarda da böyle bir durumla karşılaşma ihtimali yüksektir. Ayrıca jinekolojik herhangi bir ameliyat geçirmek, yumurtalıklarla ilgili herhangi bir tedavi görmek de yumurta rezervinde azalmaya yol açabiliyor. Endometriozis hastalarında da yumurta rezervinde azalma olabiliyor. Doğurganlığı tespit etmek için öncelikle ultrasonda yumurta rezervine ve yumurtalığın içerisindeki yumurta taslaklarının sayısına bakılıyor. Aynı anda bir de hormonal test (Anti Müllerian Hormon-AMH testi) yaptırmaları gerekiyor. Yumurtalar tükendiği veya sınırlı sayıda kaldığında adetler düzensiz olmaya başlıyor; gecikebiliyor veya birkaç ay adet olmuyor, sıcak basması olabiliyor. Bunlar erken menopoz veya menopoz belirtileridir. Bu durumda da çoğu zaman geç kalınmış oluyor. O yüzden hiçbir belirti vermediğinde normal bir muayenede tespit edilirse daha kolay önlem alınabiliyor. Düşük yumurta rezervi olan bir kadın eğer evliyse ve çocuk arzusu varsa tüp bebek tedavisiyle gayet rahat bir şekilde embriyo oluşturulur ve dondurulur. O anda gebelik istemiyorsa ilerleyen zamanlarda transfer yapılabilir.’’
EMBRİYOLAR NE KADAR SÜRE SAKLANABİLİR?
. Embriyolar ne kadar süre saklanabiliyor?
‘‘Embriyolar 5-10 yıl arası saklanabiliyor. Ancak her yıl teyit ediliyor. Dondurmanın devam etmesini isteyen çift gelip imza atıyor. Çünkü bazen bir tane çocukları oluyor ve ikinci üçüncü çocuk istemiyorlar. Evli olmayan ve çok yakın bir zamanda evlenmeyi de düşünmeyen ama yumurta rezervi azalmış kızların da yumurta dondurma teknikleriyle sadece yumurtalarını dondurabiliyoruz. İlerleyen zamanda evlilik olduğunda bu yumurtaları çözüyoruz ve tüp bebek yöntemiyle yine gebelik oluşabiliyor.’’
İçeriği Paylaşın