Tüp Mide Ameliyatı İle Yeni Bir Hayat

Tüp Mide Ameliyatı İle Yeni Bir Hayat

Tüp Mide Ameliyatı İle Yeni Bir Hayat

Bizi Takip Et


Ameliyatla 139 kilodan 90 kiloya düşerek 49 kilo veren Murat Uzuner, Sağlığım İçin Herşey’in İyileşme/Zayıflama Öyküleri köşesinde ameliyat öncesinde yaşadıklarını, ameliyat kararını nasıl verdiğini ve ameliyat sonrasındaki durumunu anlattı. Ama önce Medical Park Gebze Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Orhan Çelen’den tüp mide ameliyatları hakkında bilgiler aldık.

Hayat değiştiren tüp mide ameliyatı nedir? Tüp mide ameliyatı nasıl yapılır? Tüp mide ameliyatı sonrasında hastaların sağlık durumundaki düzelmeler hastalara nasıl yansımaktadır? Tüp mide ameliyatının geri dönüşü var mıdır? Ameliyat olan kişiler dikkat etmezlerse tekrar ameliyat olmak durumunda kalabilir mi? Günümüzde laparoskopi ile yapılan tüp mide ameliyatlarının ne gibi avantajları vardır? İşte yanıtları…

“OBEZİTE TEDAVİ EDİLMESİ GEREKEN BİR HASTALIK”

. Hayat değiştiren tüp mide ameliyatı nedir?
“Obezite cerrahisi ameliyatları kozmetik amaçlı ameliyatlar değildir. Obezite bir hastalıktır ve hayatı tehdit eder. Her şişmanlık obezite değildir. Bugün kabul edilen vücut kitle indeksi denilen şişmanlığı kategorize etmeyi sağlayan bir parametre vardır. Kilonun, boyun karesine bölünmesi ile vücut kitle endeksi elde edilir. Boyu 2 metre, kilosu 100 olan bir kişinin 25 oranında vücut kitle endeksi vardır. Her sağlıklı birey için bu oran 18-25 arasında olmalıdır. Kişi 25-30 arasında ise fazla kilolu, 30’dan itibaren de obezitedir. Obezitelerin de dereceleri vardır. 30-35 arası 1.derece, 35-40 arası 2.derece, 40’ın üzeri ise aşırı şişmanlıktır. Tüp mide ya da obezite cerrahisinde ilgilenilen grup 35’in üzerindeki gruptur.

Kişinin vücut kitle endeksi 35-40 arasında ise ve insülin kullanacak derecede şeker hastalığı, tansiyonu, karaciğer yağlanması gibi ek yandaş hastalıkları varsa obezite cerrahisi gerekir. 40’ın üzerinde ise herhangi bir yandaş hastalık olmaksızın mutlaka tedavi edilmesi gereken bir şişmanlık vardır. Tedavi edilmediği takdirde bu hastalar obez olmayan ya da şişman olmayanlardan 12-13 yıl daha kısa yaşarlar. Özellikle tansiyon, şeker, vücut yağlarındaki artış, koroner kalp hastalıklarına ya da damar sertliğine bağlı ölümlere zemin hazırlar. Bunun yanı sıra kanser gibi birçok hastalık da bu kişilerde görülebilir. Bunları tedavi etmek için Türkiye’de ve dünyada son 15-20 yıl içerisinde çok yayılan bir cerrahi uygulanır. Aslında Amerika’da yaklaşık 40-50 yıldır yapılan bir cerrahidir. Laparoskopi ile karının kesilmeden küçük deliklerle ameliyatın yapılmaya başlanması obezite cerrahisine ivme kazandırmıştır. Türkiye’de de son birkaç yıl içerisinde obezite cerrahisi sıklıkla yapılmaktadır.”

“MİDE HACMİ KÜÇÜLDÜĞÜ İÇİN DAHA KISITLI GIDA ALINIR’’

. Tüp mide ameliyatı nasıl yapılır?
“Tüp mide ameliyatında, karna laparoskopi ile küçük deliklerden girilerek mide uzunlamasına ince bir tüp şekline getirilir. Özel bazı aletlerle midenin yüzde 75-80’lik bir kısmı alınır. Yaklaşık 1,5-2 litre olan mide hacmi yaklaşık 200 cc’lik bir mideye dönüştürülür. Bu ameliyatın kilo vermeye iki etkisi var. Biri mide hacmi küçüldüğü için hastalar daha kısıtlı gıda alırlar. Doyma hissini veren, midenin duvarındaki gerginliktir. Mide duvarı gerildiği zaman beyne artık doyulduğuna dair sinyal gelir. Mide, 200 cc’lik bir hacme düşünce, çok ufak bir öğün ile bu gerilme ve tokluk hissi alınır. İkincisi ise midenin kubbe kısmı denilen bölümünden açlık hissini uyandıran bir hormon salgılanır. Bu kısım ameliyat sırasında çıkarıldığında açlık hormonu salgılanma miktarı düşer. Bu nedenle hastalar aynı zamanda açlık da hissetmezler. İki mekanizma ile birlikte son derece hızlı kilo verirler. Bir yerde tüp mide ameliyatı ile diyete zemin hazırlanır. Başka hormonların da etkisiyle kilo vermeden bağımsız olarak şeker ve tansiyon gibi diğer metabolik sendromla ilişkili bozukluklar da kısa sürede giderilmiş olur.”

. Tüp mide ameliyatı sonrasında hastaların sağlık durumundaki düzelmeler hastalara nasıl yansıyor?
“Daha önce defalarca diyet deneyen ve başarısız olan hastalar, hızla kilo vermeye başladıklarını gördüklerinde motive oluyorlar. Bununla beraber hormonal etkilerden dolayı hipertansiyon, diyabet gibi hastalıklar kilo vermeden bağımsız olarak erken dönemde yok oluyor. Dolayısıyla ilaç kullanmıyorlar ya da çok az ilaç kullanmaya başlıyorlar.”

“DİYET VE SPOR ALIŞKANLIĞI DEVAM ETTİRİLMELİDİR”

. Tüp mide ameliyatının geri dönüşü var mıdır? Ameliyat olan kişiler dikkat etmezlerse tekrar ameliyat olmak durumunda kalabilir mi?
“Tüp mide ameliyatından sonra ilk 1,5 sene içerisinde fazla kiloları yüzde 70-80’i kaybedilir. Sonrasında ise hormonal etkiler yavaş yavaş geri dönmeye başlar. Ama hastalar bu süre zarfında diyet ve spor gibi edindikleri alışkanlıkları devam ettirirlerse kiloların geri dönmesi daha zor olacaktır. Hastaların yüzde 80’i kilolarını korumaktadırlar. Ama yüzde 15-20 olguda eski kilolara 5-6 yıl sonra geri dönüş olmaktadır. O zaman da bu ameliyatın bir ileri aşaması olan küçültülmüş mideye ve sindirim sisteminin üst kısmına gıdaların uğramayacağı bir ameliyat olan gastrik bypass ameliyatı uygulanır.

Bugün tüp mide ameliyatı yaklaşık 10 yıllık bir geçmişe sahiptir. Ama gastrik bypass ameliyatları Amerika’da yaklaşık 40-50 yıldır yapılan ameliyatlardır. Tüp mide ameliyatında sindirim sisteminde herhangi bir yol değişmez. Yemek borusundan gelen gıda aynen mideye devam edip onikiparmak bağırsağından sindirim sisteminin geri kalan kısmına devam eder. Bypass ameliyatlarında ise belirli bir miktarda gıdalar ince bağırsağa uğramadan geçtiği için mineral ve vitamin eksiklikleri görülür. Bunların mutlaka ameliyat sonrası dönemde yakından takip edilmeleri gerekir.”

‘‘TÜP MİDE AMELİYATLARI ÖLÜMCÜL DEĞİLDİR’’

. Günümüzde laparoskopi ile yapılan tüp mide ameliyatlarının ne gibi avantajları vardır?
“Laparoskopik yapılan ameliyatlarda ağrı minimum düzeydedir. Hasta 5-6 saat sonra ayağa kalkıp yürümeye başlayabilir. 2-3 gün gibi kısa bir sürede de tamamen eski fonksiyonları yerine gelir. Bu ameliyatlar ölümcül değildir. Ölüm riski yaklaşık binde bir civarındadır. Ama kalp bypass ameliyatlarında ortalama yüzde 2 civarında bir ölüm riski vardır. Buna rağmen çok gündemde olduğu için hayatını kaybedenler medyada daha fazla paylaşılmaktadır. Kalp cerrahisi veya diğer cerrahilerden dolayı olan ölümler aynı etkiyi medyada yaratmamaktadır. Cerrahide riskler fayda ve zarar oranlarına göre ele alınır. Bu hastalar ameliyat edilmedikleri takdirde 12-13 sene daha az yaşayacaklardır. Bu dikkate alındığında binde birlik bir ölüm riski son derece kabul edilebilir bir risktir.”

Aldığı kilolar yüzünden hem sağlığını hem de işini kaybetme noktasına gelen Murat Uzuner, ‘‘Ameliyattan sonra yürüyüşüm, nefes alışım, yaşama tarzım, kısacası dünyam değişti” diyor. İşte Murat Uzuner’in tüp mide ameliyatı ile ilgili paylaştıkları…

Dr. Orhan Celen ve Tüp Mide Ameliyatıyla 49 Kilo veren Murat Uzuner

Doç. Dr. Orhan Çelen ve Tüp Mide Ameliyatıyla 49 Kilo veren Murat Uzuner

“ÜÇ ADIM BİLE YÜRÜYEMEZ HALE GELDİM’’

. Zayıflama öykünüzü anlatabilir misiniz? Tüp mide ameliyatı olaya nasıl karar verdiniz?
“110 kilodan sonra aşırı kilo almaya başlamıştım. Kilo vermenin sporla olmayacağını anladım. Şeker, kolesterol ve tansiyon da çıkınca kendimi kötü hissetmeye başladım. Üç adım bile yürüyemez hale geldim. Oturduğum yerde devamlı olarak uyuyordum. Ben otobüs işletmeciliği ile uğraşıyorum. Kilolarım ve sağlık durumum yüzünden direksiyona da çıkamaz oldum. Hayatım çekilemez bir hale gelmişti. En sonunda bir arkadaşımın tavsiyesi ile tüp mide ameliyatından haberdar oldum. Ameliyatı olma kararımdan sonra Orhan Çelen hocamızla karşılaştım. O da bana ameliyat hakkında bilgiler verdi ve ameliyatı böylece oldum.”

“AMELİYATTAN SONRA İNSÜLİN KULLANMAYI BIRAKTIM”

. Yaşadığınız sıkıntıları anlatabilir misiniz? Ameliyat sonrasında hayatınızda neler değişti?
“Yürüyemiyordum. Günde iki sefer sabah ve akşam insülin alıyordum. Şekerim 600’den aşağı düşmüyordu. Ameliyat olduktan sonra insülin kullanmayı bıraktım. Şeker ve kolesterol hastalıklarım geçti. Hayata yeniden doğmuş gibiydim. Gün geçtikçe her gün kendimi iyi hissetmeye başladım. Yürüyüşüm, nefes alışım, yaşama tarzım, kısacası dünyam değişti.”

. Tüp mide ameliyatı olma kararını vermeden önce uyguladığınız diyetlerden bahsedebilir misiniz?
“Şişmanlamaya başladıktan sonra yaklaşık bir sene sürekli spora gittim. Ne kadar spor yaparsam yapayım kilomu ölçtüğümde sürekli arttığını gördüm. Sporla bunu çözemeyeceğimi anladım. Hastanede nedenlerini araştırdım. Şeker ve kolesterol endeksinin neden olduğunu öğrendim. Böyle devam edemeyeceğimi anlayınca tüp mide ameliyatı olmaya karar verdim.”

. Tüp mide ameliyatıyla hem kilo verdiniz hem de dış görünüşünüz değişti. Bu süreçte kaç beden küçüldünüz?
“En az 3-4 beden küçüldüm. Eskiden 7 XL bir gömlek giyiyordum şuanda XL bedene kadar düştüm.”


İçeriği Paylaşın