Ürolojik Hastalıkların Tedavisi ve Prostat Kanseri
Ürolojik Hastalıkların Tedavisi ve Prostat Kanseri
Bizi Takip Et
Prostat hastalıkları, iyi huylu prostat büyümesi ve prostat kanseri konusunda Memorial Ataşehir Hastanesi’nden Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Turhan Çaşkurlu bilgi verdi.
İYİ HUYLU PROSTAT BÜYÜMESİ
İyi huylu prostat büyümesi erkeklerde daha çok kaç yaşından itibaren görülür? İyi huylu prostat büyümesine bağlı olarak ne tür şikayetler ortaya çıkar? Özellikle idrarla ilgili ne tür sıkıntıları olur?
Erkeklerde olan prostat organı hormonların etkisiyle 30’lu yaşlardan sonra mikroskobik büyümeye başlar. Ama 40’lı yaşlardan sonra, özellikle de 50 yaşından sonra klinik olarak parmağımızla muayene girecek şekilde veya ultrason yaptığımızda ultrasonla ölçülecek şekilde büyüme görülür. İyi huylu prostat büyümesi, yaşlanan, yaş alan bir erkek hastalığıdır. Bütün erkeklerde vardır ve bütün erkeklerde hormon kesik değilse mutlaka belirli bir oranda büyüme gösterir. Belirtileri de idrar yollarını 360 derece çepeçevre sardığı için büyüdükçe idrar yoluna yaptığı mekanik ve dinamik baskı nedeniyle idrar akımında birtakım değişikliklerdir. İdrar akımında zorlanmalar, incelme, sık idrara gitme, idrarda acillik hissi, hiç kalkmıyorken gece idrara kalkma gibi veya idrarı bitirememe ve sonradan gidip bir miktar daha yapma tarzında şikayetlere sebep olabilir.
PROSTAT KANSERİ
Prostat kanseri iyi huylu prostat büyümesine benzer yakınmalar ortaya çıkarır mı?
Prostat kanserinin kendisine özgü spesifik bulguları yoktur. Bu konuda dikkatli olmak gerekir. Erkeklerde en sık görülen ikinci kanser olduğundan ve spesifik özel bir şikayeti semptomu olmadığından ancak belirli bir tarama programıyla ortaya konulabilir. İyi huylu prostat büyümesiyle birlikte prostat kanseri de olabilir. Birbirine dönüşten çok fazla bahsedilmemektedir. İyi huylu prostat büyümesi ayrı bir hastalık, prostatın kanseri yine ayrı bir hastalık olarak değerlendirilir. Prostat kanserinin spesifik bir bulgusu olmadığı için özellikle ailesinde prostat kanseri hikayesi olan, 1 yakınındaysa 45’li yaşlarda, 1 ve daha üstündeki akrabalarda birinci derece babasında, amcasında, dayısında abisinde varsa o zaman 40’lı yaşlarda dahi prostat taraması ve kontrolü yapılmalıdır.
Prostat taraması ve kontrolü nasıl yapılır?
Prostat kontrolünün en önemli basamağı parmakla incelemedir. Yani prostatın parmakla muayenesi çok önemlidir. Prostat kanserinin erken tanısında prostat spesifik antijen; yani PSA testi de gereklidir. Bu ikisine eşlik eden bazı karmaşık durumlarda farklı testler de kullanılmaya başladı. Görüntüleme yöntemleri de yapılabilmektedir. MR, parametrik MR gibi birtakım genetik testler de devreye girdi. Sadece PSA ile değerlendirilemez; çünkü PSA’yı yükselten sadece kanser değildir. Farklı nedenlerle de yükselebilir. Bu yüzden daha önce fazladan biyopsi yapılabiliyordu. Bu ek testler fazladan biyopsileri de engellemeye yardımcı olur.
Hiçbir yakınması olmayan ama babasında, abisinde ya da amcasında prostat kanseri riski olan kişiler de risk diğer erkeklere göre ne oranda artar?
Genetik yatkınlık söz konusu olduğundan bir coğrafi yatkınlık da vardır. Ama bizim coğrafyamızdaki genetik yatkınlığı ele alacak olursak eğer bir akrabası da varsa riskin 2.2 kata kadar arttığını görüyoruz. Zaten erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden bir tanesi olduğu için 2 kat artmış risk önemli bir olaydır. İkiden fazla akrabasında amcasında, dayısında, babasında varsa da 8 katın üzerinde artmış risk söz konusudur.
HANGİ PROBLEMLERE YOL AÇABİLİR?
İyi huylu prostat büyümesi eğer önemsenmezse ve prostat giderek büyürse başka ne tür problemlere yol açabilir?
Tıkanıklık sebebiyle idrar kalitesinde bozulma görülebilir. Mesanenin; yani idrarı pompalayacak idrar torbasının giderek yorulması anlamına gelir. Bu yorulma zamanla o idrar torbasının kaslarında kalınlaşmaya, kasların arasında birtakım baloncuklar oluşmasına ve mesanenin fonksiyonlarını yitirmesine kadar gidebilir. Temelde görevi idrar pompalayarak idrarın tamamını boşaltmaktır. Bunu yapamadığında önce artık idrar kalmaya başlar. Bu artık idrar, sonra hiç idrar yapamamaya ve idrar kaçırmaya kadar dönebilir. Bunun yanında idrar birikintisi olan erkeklerde enfeksiyon, kanama, taş oluşumu gibi yan etkilerin de giderek arttığını görürüz. Hatta eğer diyabet gibi veya nörolojik herhangi bir hastalık gibi akut kusur yapan bir durum varsa da bu sefer böbreklere kadar çıkan bir genişleme ve böbreklerin kaybına giden bir problem olabilir. Bunun için idrar şikayetleri çok önemlidir. İnsanların ihmal etmemesi ve bu yaşlılığın bir göstergesi, niye doktora gideyim diye düşünmemesi gerekir.
PROSTAT BÜYÜMESİNDE TEDAVİ
Prostat büyümesinde hangi tedavi seçenekleri var? Hemen ameliyat mı olmalı? Yoksa ilaçla prostatın büyümesini engellemek ya da prostatı küçültmek mümkün müdür?
Basamak tedavisi tercih edildiği için öncelikle hayat şartı düzenlemesi gerekiyor. Örneğin; fazla kahve, çay, alkol ve gazlı içecekler gibi sıvı alımlarının düzenlenmesi şarttır. Özellikle idrar zorluğu, kesik idrar yapma, artık idrar kalma hisleri olduğunda ilaç tedavisi devreye girer. İlaç tedavilerinde genellikle prostatın bu şikayeti yapan iki nedeni vardır. Büyüdüğü için kütlesel komponenttir. Diğeri de içerisindeki sinir liflerinin dinamik gerginliğidir. İlaçların etkisi çoğunlukla bu dinamik gerginliği azaltıp yok etmeye yöneliktir. Bu gerginlik azaldığı zaman hastalar daha rahat daha geniş aralıkta idrar yapmaya başlar. Geceleri kalkmamaya veya az kalkmaya başlar. Ama ilacın da bir yere kadar yetkinliği vardır. Başlangıçta ilaç etkin olsa bile sonradan etkin olmayan bir duruma gelebilir veya bir kısım erkekte ilaç baştan beri etkin olmayabilir. İşte bu durumda da ameliyatlar devreye girer.
Bunlar ne tür ameliyatlardır? Lazerle yapılan bir ameliyat da var mı?
Prostat ameliyatı zaman içerisinde çok hızlı ilerleyerek değişti. Eskiden standart olarak açık ameliyat yapılırken son 30 yıldır açık ameliyat neredeyse ortadan kalktı. Bunu sağlayan en önemli gelişme, idrar yolunun içerisinden girerek prostatın kapalı olarak ameliyat edilmesidir. Bu da çok gelişti. Bipolar teknoloji dediğimiz vücutta elektrik enerjisinin dolaşmadığı veya lazerin işin içine girdiği tedaviler günümüzde kullanılmaya başladı. İyi huylu prostat büyümelerinde eğer belirli bir volüme kadar büyümemişse örneğin 60-80 gramsa TUR hala yerini korumaktadır. Ama 100 gramların üzerine çıktıysa örneğin 150-200 gramsa Thulium veya Holmium lazerle tedavi uygulanmaktadır.
PROSTAT KANSERİ TEDAVİSİ
Prostat kanseri olan kişiye tedavide ne tür seçenekler sunuyorsunuz?
Kontroller yapıldığında erken dönemde prostat kanseri yakalanabilir. Prostat kanseri erken yakalandığında kimi zaman tedavi etmeden sadece aktif izleme ile devam eder. Asıl tedavi gereken ve tam tedavi şansını bulduğumuz hasta grubunda tedaviyi geciktirmeden uygulamak gerekir. Tedavide seçkin olarak en etkili yöntem, cerrahi tedavilerdir. Cerrahi tedaviler içerisinde açık prostatektomi yerini koruyabildiği gibi günümüzde robotik cerrahi artık önemli ölçüde uygulanmaktadır. Robotik cerrahide; net ve yakın bir görüşle, daha iyi bir alanda hareketlerini taklit eden bir robot kullanıldığı için daha az kanayan, daha hızlı iyileşen, hastanede daha az kalmayı sağlayan ve ağrısı daha az olan bir cerrahidir.
Prostat hastalıklarından ve prostat kanserinden korunmak için nelere dikkat edilmeli?
Prostat sağlığı, genel insan sağlığının önemli uyarılarıyla birebir eş olarak ilerliyor. Mesela prostatit olmamak bunlardan bir tanesi. Yani cinsel yolla bulaşan hastalık kapmamak, prostat enfeksiyonundan uzak kalabilmek önemli koruyucu faktörlerden bir tanesidir. Yaş aldıkça da prostat sağlığıyla ilgili gıdalara dikkat etmek, kilo almamak, hareketsiz olmamak gibi durumlar vardır. Prostat sağlığı için sağlıklı ve renkli beslenmek, bol sebze tüketmek gerekir. Şekerli ve yağlı gıdalar prostat sağlığına zararlıdır. Dengeli beslenmek gerekir. Pancar, üzüm ve üzüm çekirdeği gibi renkli gıdalar idrar rengini boyayabilir. Bu tarz besinler idrarı boyayabilir ve koku verebilir. Bunlar çok önemli değildir. Eğer tükettikten sonra bu idrar rengi değişimi oluyorsa normaldir. Ama hiçbir renkli gıda alınmadığı halde idrarda bir koyuluk ortaya çıkmışsa kanama ve enfeksiyon açısından dikkatli olmak gerekir.
İçeriği Paylaşın