Uzun Uçak Yolculukları Hasta Ediyor

Uzun Uçak Yolculukları Hasta Ediyor

Uzun Uçak Yolculukları Hasta Ediyor

Bizi Takip Et


İlk olarak 1954’de belirlenen ve 1977’de ”Ekonomi sınıfı pıhtılaşması (Economy Class Thrombosis) olarak adlandırılan hastalık, dört saatten uzun yolculuklarda sağlığı tehdit ediyor.

Dört saatten fazla yolculuk yapanlarda toplardamarlar içinde kan pıhtılaşmasına bağlı akciğer embolisi rastlanma olasılığının çok yüksek olduğunu belirten Medical Park Bursa Hastanesi’nden Göğüs Kalp ve Damar Cerrahi Uzmanı Op.Dr.M.Okan Özdemir, “Ölümcül etkisi olan bu rahatsızlık özellikle uzun uçak yolculuklarında saatlerce oturanlarda görülüyor” diyor.

Yazın gelmesiyle başlayan tatil yolculukları hayatınızı zehir etmesin… Uzmanlar özellikle dört saatten uzun süren yolculukların riskine dikkat çekiyor. Medical Park Bursa Hastanesi Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. M. Okan Özdemir, dört saatten fazla uçak, araba, tren ve otobüs yolculuklarının riskli olduğuna dikkat çekerek “4 saatten fazla yolculuk yapanlarda yolculuk sırasında veya sonraki 4 hafta içinde toplardamarlar içinde kan pıhtılaşmasına bağlı akciğer embolisi olasılığı çok yüksektir” diyor.
Genellikle belirtilerin geç ortaya çıkması nedeniyle hastalığın geç fark edildiğini belirten Dr. Okan Özdemir, “Hem belirtiyi geç vermesi hem de teşhise özel tetkiklerin ancak birkaç kademe sonra uzman bir hekim tarafından istenmesi nedeniyle çoğunlukla ileri safhalarında tespit edilen toplardamarlar içinde kan pıhtılaşması (Ven Trombozu), zamanında müdahale edilmezse olümcül olan akciğer embolisine dönüşebilir” diyor.

YOLCU PIHTILAŞMASI
Dr. Özdemir, tıp literatüründe Travellers Thrombosis (yolcu pıhtılaşması) adı ile anılan hastalığın uzun bir uçak yolculuğu sonrası akciğer embolisi nedeniyle ölen genç bir yolcu yakınlarının havayolu şirketini dava edip tazminat kazanması ile gündeme geldiğini vurgulayarak hastalıkla ilgili şunları söylüyor:

“Amerika Birleşik Devletleri’nde yılda yaklaşık 250 bin kişi akciğer embolisi nedeni ile kaybediliyor. Resmi kayıtlara geçmese de ülkemizde de yılda yaklaşık 30-40 bin kişinin akciğer embolisinden öldüğü tahmin ediliyor. Ancak ülkemizde bu konuya çok önem verilmediğinden ve tıbbi otopsi uygulanmadığından bu vakaların yaklaşık %90’ından fazlası kayıtlara ani kalp ölümleri olarak geçiyor.”

KORİDOR TARAFINDA OTURANLARIN RİSKİ AZALIYOR
Özellikle yaz sezonu nedeniyle tatil amaçlı uzun yolculukların arttığına dikkat çeken Dr. Özdemir, uzun yolculuğa çıkacak kişilerin dikkati olmasının altını çizdi:
“Bu hastalık koridor dışı koltuklarda oturanlarda %85 oranında, koridorda oturanlarda ise %15 oranında görülmesi de hareketsizliğin en önemli etken olduğunu göstermektedir. Araştırmalar 4 saatten fazla uçuşlarda derin ven trombozu olasılığının yaklaşık %10 olduğunu ortaya çıkarıyor. 5 saatten fazla uçuş sonrası oluşan tromboz riski 5 saat altındaki uçuşlara göre yaklaşık 150 kat daha fazladır.

GEBELERDE RİSK 5 KAT FAZLA
“Gebelikte toplardamarlar içinde kan pıhtılaşması riski 5 kat, lohusalıkta bir 5 kat daha artarak normalin 10 katı bir orana ulaşır” diyen Dr. Özdemir, bunu şöyle açıklıyor:
“Gebelikte toplardamarlar içinde kan pıhtılaşması olasılığının artmasının en büyük nedeni uterusun (rahim) toplardamarlara basısı ve karın içi basıncının artmasıdır.

Kadınlar için diğer bir önemli risk de derin toplardamarlar içinde kan pıhtılaşması  olasılığının doğum kontrol hapı kullananlarda artmasıdır. Günümüzde koroner hastalıkları ve osteoporozu önlemek için özellikle menopozda ostrojen ve progesteron preparatları sıklıkla kullanılmaktadır ki bu preparatların toplardamarlar içinde kan pıhtılaşması  risklerini arttırdığı gösterilmiştir. Gebeliğe bağlı en riskli dönem doğumdan sonraki ilk 1 haftadır. Sezaryen, obezite ve ileri anne yaşı uzak pıhtı riskini daha da arttırmaktadır.”

UÇAKTA BACAĞINIZI HAREKET ETTİRİN
Hareketsizliğin b hastalıkta çok önemli bir risk faktörü olduğuna dikkat çeken Dr. Özdemir “Yolculuklar sırasında verilen molalarda yürüyüşler yapılması, uçak yolculuklarında ise oturulan dar mekanda da olsa ayağın ve bacağın düzenli aralıklarla hareket ettirilmesi, günde en az 2,5 litre su içilmesi korunmada etkili yöntemlerdendir. Uçuş süresince giyilen varis çorapları, riskli yolcularda ise birkaç saat önce yapılan düşük molekül ağırlıklı enjeksiyonlar hastalık riskini önlemekte kullanılan yöntemlerdendir” diyor.


İçeriği Paylaşın