Yaşlı Anneniz, Babanız Acaba İlaçlarını Nasıl Kullanıyor?

Esra Kazancıbaşı İle Sağlık

Yaptırdığım tahlillerde açlık kan şekerim ve üç aylık kan şekeri ortalamasını gösteren HbA1c testim iyi çıktı. Tiroidimdeki nodüller nedeniyle belli aralıklarla kontrole gittiğim endokrinoloji uzmanı “Kan değerleriniz normal. Bir sorun yok” dedi. Sevindim. Ancak bu duygularım oldukça kısa sürdü.

Muayene sırasında genç kızlığımdan beri övündüğüm incecik belimin çevresine toplanan yağları ve boynumda giderek artan minik et benlerini gören doktorun yüzü ciddileşti:

“Kan şekeriniz normal ama bel bölgenizde toplanan yağlar, yavaş yavaş aldığınız kilolar, boynunuzdaki et benleri insülin direncinin belirtisi. Bu yüzden  ilaca başlamamız gerekiyor” dedi.

BOYNUNUZDAKİ ET BENLERİ İNSÜLİN DİRENCİ BELİRTİSİ OLABİLİR!

Boyun bölgemizde giderek artan minik et benlerinin insilün direnciyle ilişkisini ilk kez o zaman öğrendim. Reçete edilen ilacın yarımşar tablet olarak alınması gerekiyordu. Fakat ne var ki, iri bir tablet olan ilacı işaretli yerden elimle ayırmaya gücüm yetmedi. Bıçakla keserken de oldukça zorlandım.

İşte o an ilaçlarını yarıya bölmekte zorlanan annemin ve tüm yaşlı hastaların yaşadığı sıkıntıyı çok daha iyi anladım. Elleri titreyen… Romatizma, diyabete bağlı nöropati, karpal tünel sendromu gibi nedenlerle parmaklarında güç kaybı olan… Bu nedenle sık sık tuttuğu nesneleri yere düşüren70’li, 80’li yaşlardaki hastaları bir düşünün. İlaçlarını ikiye bölmekte kimbilir nasıl zorlanıyorlardır. Hele yalnız yaşıyorlarsa… Yanlarında yardım isteyecekleri bir yakınları yoksa…

ELLERİ TİTREYEN YAŞLI HASTA İLACINI  NASIL İKİYE BÖLECEK?

İlaç kesme bıçağı ya da makinesi adıyla internette gördüğüm ve o sıra çok önemsemediğim aletler geldi aklıma. Bunlardan anneme ve kendime almaya karar verdim.  Ne acıdır ki, bazen en yakınımızın gündelik yaşamla ilgili sıkıntılarına karşı kendi başımıza gelmediği sürece sağır olabiliyoruz. Yakındığı şeyin önemini kendimiz deneyimlemediğimiz sürece fark etmiyoruz.    

Çoğu yaşlıda kalp, diyabet, hipertansiyon, romatizma gibi kronik hastalıklar bir arada bulunuyor. Bu nedenle günde en az 4 ilaç içmek zorunda kalıyorlar. Alması gereken günlük ilaç sayısı 12’yi geçen yaşlılar bile var.Böyle durumlarda sadece yanlız yaşayanlar değil, çocuklarının yanında oturan yaşlılar için de ilaçlarını düzgün ve zamanında alınamaması son derece önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor.

Kimi yaşlılarda şüphecilik başladığından “Beni zehirleyebilir” diye bakıcılarının elinden ilaç içmeyi reddediyorlar. Bazıları da başkalarına muhtaçmış hissine kapıldığı için, ilaçlarını ısrarla kendi almak istiyor.

HATIRLATMA ALARMLI İLAÇ KUTULARI

Unutkanlık problemi olan yaşlı hastalar için “hatırlatma alarmlı ilaç kutusu” da geliştirilmiş. Belki bu tür teknolojik ürünler hafıza sorununu olan veya alzheimer hastası yaşlı yakınlarımızın bakımı için yardımcı olabilir. Tabii, ilaçları ve zamanlarını kendiniz ayarlamanız kaydıyla.

Yaşlılık döneminde ilaçlarla ilgili yaşanan bir diğer sorun da ilaçların karıştırılması, yanlış ya da hatalı doz olarak alınması. Tüm bu sorunları önlemek için evde bir yardımcınız olsa bile, annenizin, babanızın ilaçlarını düzgün kullanıp kullanmadığını mutlaka kontrol etmeli, yanlız yaşayan aile büyüklerinizi sık sık ziyaret etmelisiniz.

Hele her gün insülin iğnesi yapmak zorunda kalan yaşlılarda bu konu oldukça önemli. Gereğinden az ya da çok yapılan insülin uygulamalarının ciddi bazı problemlere neden olabileceği unutulmamalı.

Esra Kazancıbaşı Öztekin

sagligimicin@gmail.com

Not: Bu yazı 29 Ekim 2016 tarihinde Yenibirlik Gazetesinde yayımlandı.