Yumurta Yetmezliği ve Tüp Bebek Tedavisi

Yumurta Yetmezliği ve Tüp Bebek Tedavisi

Yumurta Yetmezliği ve Tüp Bebek Tedavisi

Bizi Takip Et


Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Banu Kumbak Aygün, erken yumurta yetmezliği problemini ve tüp bebek tedavisini Sağlığım İçin Her Şey’e anlattı.

KADINLARDA YUMURTA REZERVİ NEDEN AZALIR?

Erken yumurta yetmezliği nedir?
Yaşın ilerlemesi ya da farklı nedenlerle karşılaşabildiğimiz bir durum. Aslında bunun bilinmeyen bir alt yapısı var; fakat bildiğimiz bazı nedenler de var. Örneğin Endometriozis; yani çikolata kisti hastalığı. Hiçbir semptom şikayet oluşturmadan yumurtalıkların rezervini azaltabiliyor. Kilo problemi, sigara, daha önce geçirilmiş bazı ameliyatlar özellikle yumurtalık kisti ameliyatları yumurta rezervinin azalmasına sebep olabiliyor. Kimi zaman da kişi bunların hiçbirini yaşamamış olabiliyor. 20’li yaşlarında adet düzensizliği şikayeti ile gelebiliyor ve yapılan hormon testlerinde veya muayenelerde yumurtalıkların zayıf olduğunu tespit edilebiliyor. Kısacası hiçbir ameliyatı yok başka hiçbir altta yatan hastalığı yok. Bu durum da bağışıklık sistemiyle ilgili olabiliyor ya da bünyesel olabiliyor. Kadının yumurta rezervi aslında anne karnındayken şekillenmeye başlıyor. Ve doğumdan sonra zamanla azalıyor. Anne rahmindeyken annenin yedikleri, içtikleri, yaşantısı, tükettikleri, stresi, bunların hepsi aslında anne karnında kadının yumurta rezervini etkileyebiliyor. Kısacası her kız çocuğunun anne rahminde başlayan bir yumurta rezervi hikâyesi var ve doğduktan sonra yaşadığımız hastalıklar, gıdalar, beslenmemiz geçirdiğimiz hastalıklar bu rezervi etkiliyor. Özellikle tümörle ilgili kemoterapi alınan durumlarda rezerv hızla tükenebiliyor.

YUMURTA REZERVİ AZALMIŞSA NE YAPMALI?

Böyle bir durumda genç bir kadında tedaviye yaklaşım nasıl oluyor? Evliyse ya da bekarsa nasıl oluyor?
“Biz artık bebek düşünüyoruz” diye gelen bir çift için konuşursak yumurta rezervini düşük gördüğümüzde hormon testleriyle de bunu teyit etmemiz gerekir. FSH-AMH denilen anti-mineral hormon testleri eğer ultrason bulgularını desteklerse çifte bir an önce çocuk sahibi olmaları için öneride bulunulur. Yani zamana bırakmamaları ve gerekirse aşılama, tüp bebek gibi uygun yardımcı üreme tedavilerine başvurmaları önerilir. Burada çifti ürkütmemek çok önemlidir. Çünkü psikolojik yönden de olumsuz etkilenmemeleri gerekir. Çünkü depresif hal ne yazık ki ilişkiden tutunda cinsel münasebet esnasında da problemlere kadar yol açabilir. Örneğin sadece akıntı şikâyetiyle gelen bir kadın hastaya da ultrasonografi ile muayene yapılabiliyor. Eğer yumurta rezervini düşük görürsek mutlaka uyarıda bulunuyoruz. Günümüzde artık Türkiye’de yasalar çerçevesinde herhangi bir hastalığı olmayan bir kadının rezervi azalmışsa yumurtalarını ileride kullanmak üzere dondurup saklanabilir. Şu an 5 ile maksimum 6-7 yıl içerisinde kullanılması şartı var.

Prof. Dr. Banu Kumbak Aygün

AŞILAMA VE TÜP BEBEK TEDAVİSİ

Aşılamada ya da tüp bebek tedavisinde çiftlerin çocuk sahibi olma şansları ne kadar artıyor?
Hastanın durumuna bağlı olarak tedavi şekline karar verilir. Ancak önemli olan vakit kaybetmemektir. Bunun için çiftler her ayı değerlendirmelidir. Örneğin belli bir zaman doğal yolla denemesi için ilişkide bulunarak geçirilebilir, belirli bir zamanı aşılama ya da tüp bebekle geçirilebilir.  Bu tamamen çiftlere özel olarak ilerleyen bir süreçtir. Tüp bebek sürecindeki tek farklılık normal rezervi olan kadınlarda bir kez yumurta toplamak ya da yumurtalıkları uyarıp alıp, transfer etmek mümkünken, rezervi az olan kadınlarda bazen bunu 2-3 kere yapılması gerekebiliyor. Buna embriyo havuzlama denilir. Özellikle yaş gençse çok fazla havuzlamaya gerek olmayabiliyor. Bu süreçte kadının yaşı çok önemlidir. Rezerv az olsa da kadın yaşı eğer gençse yani 35’in altındaysa gebelik ihtimali en az yüzde 40’tır; ama yaş 40’ın üzerindeyse 2-3 kere yumurta toplayıp en iyi kalitede embriyoları elde edip onlardan birini seçmek tercih edilir. Burada da başarı yine yüzde 30’lar civarında diyebiliriz.

Türkiye’de kadınlar genellikle bir problemleri yoksa özellikle 20 -30 yaşlarında hayatlarında evlilik gibi bir durum da yoksa bir jinekoloğa gitmiyor. Ve böylelikle de yumurta kapasitelerinden ya da jinekolojik problemlerinden haberleri olmuyor. Yumurtalık kapasitelerinin de erken değerlendirilmesi açısından genç kadınlara neler önereceksiniz?
Bir jinekologla görüşmek çekinilecek bir durum olmamalıdır. Örneğin risk grubu dediğimiz ailesinde çikolata kisti, erken menopoz riski olan veya adetlerinde ritim bozukluğu olan kadınlar doktora gitmek için evlenmeyi beklememelidir. En kısa zamanda rezervini görmek adına bir jinekologla mutlaka görüşmesi gerekir. Eğer bu şartlara sahipse ve evliyse bir kadın, çocuk sahibi olmayı da çok ertelememelidir. Jinekolojik muayene ile rahatlıkla bu konuda inceleme yapılır. Eğer genç kadın cinsel aktif değilse sadece ultrasonografi ve gerekli kan testleri yapılır. Günümüzde en sık AMH istenir. Ultrason ve testler sonrasında kişiye özel olarak üreme sağlıkları korumaları ve hayatlarını planlamaları için önerilerde bulunuyoruz.


İçeriği Paylaşın