Yürüme ve Hareket Cerrahisi Kimlere Önerilir?

Yürüme ve hareket cerrahisi nedir? Yürüme ve hareket zorluğu yaşayan her hastaya önerilir mi? Cerrahi sonrası hastayı nasıl bir süreç bekliyor? Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Fatih Kırar Sağlığım İçin Herşey'e anlattı.

Yürüme ve Hareket Cerrahisi Kimlere Önerilir?

Bizi Takip Et


Yürüme ve hareket cerrahisi nedir? Yürüme ve hareket zorluğu yaşayan her hastaya önerilir mi? Cerrahi sonrası hastayı nasıl bir süreç bekliyor? Sorularımızı Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Fatih Kırar yanıtladı.

. Yürüme ve hareket cerrahisi nedir?

‘‘Hareket, insanın en temel unsuru ve bu hareketi bilinçli yapabilmesi de en büyük var olma
sebebidir. Travmalar (trafik kazası, yüksekten düşme vb) yaşadığı; doğum sırasında meydana gelen problemler nedeniyle serebral palsi (hareket bozukluğu) ile doğduğu ya da beyinle ilgili olarak pıhtı atma, kanama gibi birçok duruma maruz kaldığı için yürüme yetisini yitirmiş, başkalarına bağımlı yaşayarak hayatını çaresizce devam ettiren birçok insan söz konusudur. Yürüme ve hareket cerrahisi omurgada gerçekleştirilen bir cerrahidir. Hem bel hem de boyun bölgesinden çok özel bir ameliyat tekniğiyle sinirlere uygulanır. Bu yöntem tekerlekli sandalyede olan veya destekle ancak ayağa kalkabilen pek çok hastaya çare olmaktadır.

Videoyu izlemek için tıklayınız...

https://youtu.be/7hkO1wbo2iw

HAREKET VE YÜRÜME YETİSİ NASIL KAYBEDİLİYOR?

Yürüme eylemi, eklemlerin etrafındaki kasların hareket kabiliyetiyle gerçekleşir. Kaslara bu yetiyi, beynin ürettiği elektriği ileten sinirler verir. Beyinde üretilen elektrik, omurga içerisindeki omurilik kanalı boyunca kalçaya kadar uzanır. Ve bu seyri sırasında sağlı sollu küçük küçük dallar vererek tüm kaslara elektriği iletir. Beyinde elektrik yüksek bir voltajla üretildiği için bu direkt kaslara verilemez. Dolayısıyla kanal boyunca o voltaj düşürülerek en sondaki kasa sadece ihtiyacı kadar hareket kabiliyeti verilmiş olur. Beyin elektrik üretmez ve sinir sistemi çalışmazsa gözümüzü bile kırpamayız. Ne kasın ne de eklemlerin bir anlamı olur. İşte serebral palsi gibi beyinle ilgili sorun yaşayan, beraberinde yaş ilerledikçe beynine pıhtı atan ve beynin o bölgesinde sorunlar dolayısıyla sağ ya da sol tarafı felç kalan ya da gençken bir trafik kazası geçirmiş, denizden atlarken boynunu çarpmış boyundan aşağısı felç olan hastalarda beyindeki elektrik yüksek voltajla o sorunlu bölgeye iletilmiştir. Dolayısıyla bu hastaların kasları kaskatı kesilerek hareket kabiliyetlerini yitirmiş olur. Hareket edemez, kolunu bacağını kullanamaz hale gelip sandalyeye ya da bastona muhtaç olurlar.

AMELİYATTA NE AMAÇLANIYOR?

Eğer bacaklarda problem varsa ameliyat bel bölgesinden gerçekleştirilir. Hasta genel anestezi
altındayken çok özel bir teknolojik yöntem kullanılarak bu bölgedeki sinirlere tek tek ulaşılır. Hangi sinirde yüksek voltaj olduğu ve hangi sinirin o bölgedeki bacağı ya da kası felç bıraktığı tespit edilir. Bu, mikro cerrahi ile o bölgedeki sinirler 40 kat büyütülerek yapılır. Sinirin sigorta sistemi tamir edilerek voltajın düzgün halde olması sağlanır. Sonuçta kaskatı kasılmış olan ve hareket etmeyen kas artık serbest kalmış olur. Sonraki süreçte ise rehabilitasyon dönemi başlar. 1-2 yıl gibi bir süre sonunda da yıllardır yerinden kalkamayan, hareket edemeyen ve ömür boyu başkalarına muhtaç olacak insanlar artık hareket etmeye, yürümeye başlarlar. Kolda problemler varsa ameliyat boyun bölgesinden gerçekleştirilir. Yine bu çok hassas teknoloji boyun bölgesindeki sinirleri tek tek ayırt ederek sigortanın sorun olduğu yere temas etmemizi sağlar. Kas rahatladıktan sonra artık yavaş yavaş uyarılarla çalıştırılarak kolun eski hareketlerine geri dönmesi sağlanır. Hiçbir şey yapamayan kol artık bardağı alıp içmeye başlar.’’

HER HASTAYA ÖNERİLİR Mİ?

. Bu cerrahi yürüme ve hareket zorluğu yaşayan her hastaya önerilir mi?

‘‘Çocukların nörolojik gelişimi bir yaşından sonra başladığı için serebral palsili bir çocuğun
yürüyemediği ancak bu yaşta ailesi tarafından farkedilir. Yürüme gerçekleşmediği ve kaslardaki o rahatlık oluşmadığı zaman tanıları da konulmuş olur. Ancak pıhtı atmasına ya da beyin
kanamalarına bağlı felç geçiren hastalarda bu ameliyatlar felcin ilk dönemlerinde yapılamaz. Çünkü bu tür hastalar yoğun bakım süreçleri yaşarlar. Nihayetinde o hastalara da 3-6 aydan sonra yani akut dönemleri geçtikten, o ilk acil tedavileri gerçekleştirdikten sonra önerilebilir. Kas sertliği gelişmesiyle birlikte bu hastalarda yürüme ve hareket cerrahileri son derece etkili sonuçlar doğurmaktadır.’’

CERRAHİ SONRASI HASTAYI NASIL BİR SÜREÇ BEKLİYOR?

. Cerrahi sonrası hastayı nasıl bir süreç bekliyor?

‘‘Cerrahiden sonra rehabilitasyon süreci başlar. Hastanın durumuna göre iki yıla kadar uzayan
süreçler yaşanabilir. Ancak ortalama hastalarda altı aydan sonra ciddi değişimler görülür. Hatta bazı hastalar üçüncü aydan itibaren hareket kabiliyeti kazanmaya başlar. Bu gelişim özellikle çocuklarda çok hızlı görülür. Kendinlerine bir güven gelir, bağımsız hareket etmek isterler. Ancak yaşlı hastalarda tansiyon, şeker gibi başka başka problemler olduğundan çocuklardaki kadar hızlı bir değişim görmek zordur. Ama nihayetinde yaklaşık iki yıllık bir serüven sonrası hastaların yüzde 90’ın üzerinde kendi ihtiyaçlarını görür vaziyete gelmesi büyük oranda sevindirici bir durumdur.’’


İçeriği Paylaşın