Zatürreden Nasıl Korunulur?

Zatürreye neden olan mikroorganizmalar, solunum yoluyla vücuda alınıyor. Zatürre hastası; öksürürken, hapşırırken ve konuşurken havaya mikroorganizmaları bırakıyor. Bakteriyel kökenli zatürreden daha çok, viral kökenli zatürrelerde bulaşıcılık çok daha fazla oluyor. 

Acıbadem Bakırköy Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Süha Alzafer, zatürrenin bazen akciğer kanseri, bazen de tüberküloz (verem) ile karıştırılabildiğini belirterek, “Bazen akciğer kanseri ve zatürre birlikte görülebiliyor. Tedaviye rağmen röntgen ile yapılan incelemelerde uzun süre bir gerileme görülmeyen zatürrelerde akciğer kanserinden şüphelenmek gerekiyor” diyor. 

Zatürre hastalığının her mevsim görülebildiğini belirten Dr. Süha Alzafer, ancak soğuk algınlığı ve diğer viral üst solunum yolu enfeksiyonlarının kışın daha çok görülmesi nedeniyle zatürrenin de bu enfeksiyonların sonrasında daha çok görüldüğüne dikkati çekiyor. 

Zatürre hastalığı hakkında sık sorulan soruları yanıtlayan Dr. Süha Alzafer, şu bilgileri veriyor: 

ZATÜRRENİN BAŞLICA BELİRTİLERİ 

•    Öksürük. 
•    Sarı, yeşil, paslı ve bazen kanlı balgam çıkarma. 
•    Göğüs ağrısı.
•    Ateş. 
•    Titreme. 
•    Halsizlik. 
•    İştahsızlık. 
•    Başağrısı. 
•    Bazen bulantı, kusma, ishal ve karın ağrısı. 
•    İleri yaştaki hastalarda bu belirtilerin hiçbirinin olmayabileceği unutulmamalıdır. Bu hastalarda bazen kişilik değişikliği ve depresyon belirtileri ile bile ortaya çıkabilir.

ZATÜRRE HANGİ HASTALIKLARLA KARIŞTIRILIYOR?    

Zatürre, bazen akciğer kanseri ile karıştırılabiliyor. Bazen de her iki hastalık bir arada bulunabiliyor. Özellikle “Bronkoalveoler” tipteki akciğer kanserleri röntgende zatürreyi taklit ediyor. Tedaviye rağmen röntgende uzun zaman gerilemeyen zatürrelerde bu hastalıktan şüpheleniliyor. Yine ülkemizde sık görülen tüberküloz (verem) hastalığı da bazen zatürre ile karıştırabiliyor.

HASTALIĞIN TEDAVİSİ 

Hekim, hastasına zatürre tanısı koyduğunda öncelikle tedavinin hastanede yatarak mı, yoksa ev ortamında mı olacağına karar veriyor. Bu kararda hastalığın ağırlık derecesi, fizik muayene bulguları, röntgendeki yaygınlık derecesi, altta yatan başka bir hastalığın olup olmaması ve hastanın yaşı gibi kriterler göz önüne alınıyor. Hastaneye yatırılan hastalarda damardan antibiyotik tedavisi uygulanıyor. Bu arada sıvı takviyesi, ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlar ve balgam söktürücü ilaçlar veriliyor. Erişkinlerde ateş devam edebiliyor ve genellikle hastalar ateşten dolayı çok endişeleniyorlar. 

Ancak antibiyotik başladıktan sonra 3 gün boyunca ateşin yüksek seyredebiliyor. Ağırlık kriterlerine göre bazen hastanın yoğun bakım koşullarında tedavisi de gerekebiliyor. Ev ortamında tedavi edilen hastalarda da yine ağızdan alınan antibiyotikler, ağrı kesici ve ateş düşürücüler ve balgam sökücü ilaçlar kullanıllabiliyor. İstirahat etmek de hastalığın iyileşmesini kolaylaştırıyor. 

ZATÜRREYE YAKALANMAYI KOLAYLAŞTIRAN ETKENLER 

İleri yaş, sigara kullanımı, kalp hastalığı, kronik akciğer hastalığı, alkol kullanımı, şeker hastalığı, kanser ve kemoterapi tedavisi, bağışıklığı baskılayan ilaç kullanımı gibi durumlarda kişiler daha kolay zatürreye yakalanıyor. 

HASTALIKTAN KORUNMA ÖNERİLERİ 

Genel olarak beslenme ve uyku düzenine dikkat etmek, sigara ve alkolden uzak durmak, spor yapmak, eğer varsa altta yatan kronik hastalıkları stabil düzeyde tutmak, grip ve zatürre aşısı olmak başlıca korunma tedbirleridir. 

ZATÜRRE AŞISI NE ZAMAN YAPILMALI? 

Zatürre aşısı, yılın her döneminde yapılabilir. 5 ila 10 yıl koruyuculuğu vardır. Özellikle altta yatan kronik hastalığı olanlarda 55 yaşından itibaren ve sağlıklı olanlarda 65 yaşından itibaren yaptırılması tavsiye ediliyor. Daha erken yaşta olup da zatürre geçirenlerde de zatürre aşısı olmaları öneriliyor. Grip aşısı yaptırmanın da dolaylı olarak zatürreden koruması nedeniyle yaptırılması tavsiye ediliyor.